Kadınların güzellik uğrana çektiği zorlukları hemen her gün duyuyoruz. Bakımlı olmak, güzel görünmek gibi takıntıları fazlaca olan kadınlar ise bu çekilen zorluğun boyutunu birkaç tık daha arttırıyor. Elbette her kadın bakımlı ve güzel olmak ister ama bu konuda yapabilecekleri çekecekleri zorluklar nedeniyle farklı boyutlarda olabilir.
Botox enjeksiyonları ve kimyasal peelingler konusunda aşırı kaçılması artık alışılan bir durum haline geldi diyebiliriz. Fiziki güzellik uygulamaları ise daha popüler olmaya başladı diyebiliriz. Ama bu fiziki uygulamalar da tuhaflıkları beraberinde getiriyor. 21. yüzyıla ait bu korkunç görünen fiziki güzellik uygulamalarını sizlerle paylaşmak istiyorum:
Max Factor Yüz Paketi, dondurucu etkiye sahip. Buz küplerinin yüze uygulanması ile gençliğin sırrı çözüldüğü iddia ediliyor. Soğuğun cilde iyi geldiği ise bir gerçek. Hollywood yıldızları arasında bu yöntemin sıklıkla uygulandığı biliniyor.
Pürüzsüz bir cilde sahip olmak isteyen hanımlar, bir tür emme makinesi ile güzelleşiyor. Küçük cam uçları olan vakum pompası kadınların yüzünü hem temizliyor hem de pürüzsüz bir görünüm veriyor.
Bacak bölgesinde oluşan yağlar birçok kadının korkulu rüyası. Resimde gördüğünüz yöntem canınızı acıtabilir ama bu yöntem sayesinde bacak bölgenizi inceltebiliyorsunuz.
Güneş yanıklarından uzak durmak mı istiyorsunuz. Gözlerinizi gözlükle korurken neden burnunuzu da korumayasınız. Gagalı bir kuş gibi görünseniz ile hem gözlerinizi hem de burnunuzu bu şekilde koruyabiliyorsunuz.
Günümüz yöntemlerine en yakın yöntem olarak görebilirsiniz. Titreşim uygulanan bant sayesinde vücudun bel ve basen bölgesinde 1 ila 2 bedene kadar incelme sağlanabiliyor.
Kürek çekme hareket karın kaslarının sıkılaşması adına kullanılan yöntemlerden. Ama o dönemlerde kullanılan bu yöntem biraz daha farklı. Resimde gördüğünüz gibi boyun ile çekilen bir yay yardımıyla kürek çekme hareketi yapıyorlardır ve karın kaslarını geliştiriyorlardı.
Çene ve yanak sarkmalarını toparlamak için kullanılan yöntemde acı veren bir yöntem. Yanaklara yapıştırılan düğmeler ve üzerindeki metal ile gerginlik sağlanıyor ve tüm gece bu şekilde uyuyorsunuz.
Yüksek basıncın cilt yaşlanmasını düşürdüğü bilimsel bir gerçek. Resimde gördüğünüz yöntem ile kadınlar daha genç bir görünüme sahip olmak için yüksek basınç uygulaması yaptırıyorlardı.
1940'lı yıllarda kadınlar yüzlerindeki kan dolaşımını hızlandırmak için çirkin bir maske kullanıyorlardı. Bu maske baş bölgesinin tamamen ısıtılmasıyla cilde tazelik veriyordu.
Kıvırcık saç hayranı olan kadınlar günümüzde kolayca istediği buklelere kavuşabiliyor. Ama eskiden bu yöntemin uygulanması bayağı korkunç ve zahmetli bir şekilde yapılıyordu. Tutam tutam ayrılan saçların her tutamı ayrı ayrı şekillendiriliyordu.
Bir işkence metodu gibi görünen bu güzellik uygulaması ise karbondioksit ve dondurma yöntemi ile ciltteki çiller yok ediliyordu. Gözler için yapılan özel koruma ve nefes almak için ağızdan bir boru kullanılıyordu.
Henüz güneş kremi icat edilmeyen dönemler olduğunu düşünmek daha mantıklı. Güneşten korunmak için ortada hayalet gibi gezen kadınları görmek o dönemlerde çok normal karşılanıyordu.
28 Ekim 2014 Salı
23 Ekim 2014 Perşembe
Taksitli Kredi Kartı Harcamaları Ne Durumda?
2014 yılının Şubat ayının gelmesi ile birlikte kredi kartı taksit uygulamasına, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) tarafından getirilen düzenlemeler işleme koyuldu. Bu düzenleme ile gıda, yemek, akaryakıt, kuyumculuk ve teknoloji alışverişlerinde taksitli alışveriş kaldırıldı. Diğer teknoloji ürünlerinde ise taksit sayısı 9 ile sınırlandırıldı.
Kredi kartı taksitlerinin kaldırılmasından sonra kredi kartı ile yapılan alışverişlerde azalma yaşanırken, bankalar taksit satmaya ve avantajlı tüketici kredileri kampanyaları yapmaya başladı. Bu durumda kredi kartı kullanımı azalmış, kredi kullanım miktarı artmış oldu. Aynı zamanda Mayıs ayına gelindiği zaman kredi kartı ile yapılan taksitli harcamalar % 14'e geriledi, taksitsiz ödemeler ise % 18 oranında artış gösterdi. Bu veriler Ağustos ayına geldiğimizde taksitli alışverişler % 18,4 olarak kaydedildi.
Taksitli alışverişlere getirilen sınırlama sonrasında en büyük tepki kuyumculardan geldi diyebiliriz. Bildiğiniz gibi düşen altın fiyatları sonrasında birçok altın tüketicisi kuyumculara akın etti ve altın almaya başladı. Ama kredi kartına getirilen bu kısıtlamanın kuyumculuk sektörüne kötü etki ettiği konuşulmaya başladı. Bu durum karşısında da, BDDK kredi kartı ile kuyumculardan alışveriş yapılamayacağına karşı olan mevzuat hükmünü kaldırdı. Getirilen yeni düzenleme ile taksit sayısı 4 ile sınırlandırıldı.
Ekim ayının sonuna yaklaştığımız bugünlerde ise taksitli kredi kartı harcamaları iyice azaldı. Taksitle gerçekleştirilen kredi kartı harcamaları 2014 yılbaşından bu yana geçtiğimiz senenin 10 aylık dönemine göre 14,5 milyar lira azaldı ve 37,7 milyar liraya gerilemiş oldu.
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) haftalık para ve bankacılık istatistiklerine göre 17 Ekim ile biten haftada mevduat bankalarının tüketici kredileri % 0,02 oranında azalmış oldu ve 258 milyar 869 milyon 762 bin liraya geriledi.
Son 10 aylık dönemde taksitsiz kredi kartı harcama tutarı 6,2 milyar lira artış gösterdi. Şu an 44,6 milyar lira olan taksitsiz harcama durumu, yılbaşında 38,4 milyar liraydı.
Kredi kartı taksitlerinin kaldırılmasından sonra kredi kartı ile yapılan alışverişlerde azalma yaşanırken, bankalar taksit satmaya ve avantajlı tüketici kredileri kampanyaları yapmaya başladı. Bu durumda kredi kartı kullanımı azalmış, kredi kullanım miktarı artmış oldu. Aynı zamanda Mayıs ayına gelindiği zaman kredi kartı ile yapılan taksitli harcamalar % 14'e geriledi, taksitsiz ödemeler ise % 18 oranında artış gösterdi. Bu veriler Ağustos ayına geldiğimizde taksitli alışverişler % 18,4 olarak kaydedildi.
Taksitli alışverişlere getirilen sınırlama sonrasında en büyük tepki kuyumculardan geldi diyebiliriz. Bildiğiniz gibi düşen altın fiyatları sonrasında birçok altın tüketicisi kuyumculara akın etti ve altın almaya başladı. Ama kredi kartına getirilen bu kısıtlamanın kuyumculuk sektörüne kötü etki ettiği konuşulmaya başladı. Bu durum karşısında da, BDDK kredi kartı ile kuyumculardan alışveriş yapılamayacağına karşı olan mevzuat hükmünü kaldırdı. Getirilen yeni düzenleme ile taksit sayısı 4 ile sınırlandırıldı.
Ekim ayının sonuna yaklaştığımız bugünlerde ise taksitli kredi kartı harcamaları iyice azaldı. Taksitle gerçekleştirilen kredi kartı harcamaları 2014 yılbaşından bu yana geçtiğimiz senenin 10 aylık dönemine göre 14,5 milyar lira azaldı ve 37,7 milyar liraya gerilemiş oldu.
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) haftalık para ve bankacılık istatistiklerine göre 17 Ekim ile biten haftada mevduat bankalarının tüketici kredileri % 0,02 oranında azalmış oldu ve 258 milyar 869 milyon 762 bin liraya geriledi.
Son 10 aylık dönemde taksitsiz kredi kartı harcama tutarı 6,2 milyar lira artış gösterdi. Şu an 44,6 milyar lira olan taksitsiz harcama durumu, yılbaşında 38,4 milyar liraydı.
20 Ekim 2014 Pazartesi
Meme Kanserinde Kritik 5 Öneri
Çağımızın en popüler kanser çeşitlerinden birisi hiç şüphesiz meme kanseri. Birçok kadının bu riski taşıdığı, aynı zamanda bazı durumlarda erkeklerde de bu riskin olabildiği biliniyor. Erken teşhiste tedavisi mümkün olan meme kanseri, en güçlü kadınları bile depresyona sürükleyebiliyor. Bu durumda tedavinin zorlaşmasına neden oluyor.
Birçok kadının yaşam tarzını olumsuz yönde etkileyen meme kanseri, krize dönüşebiliyor ve tanıyı kabullenememe, inkar etme, öfke gibi duygusal tepkilere neden oluyor. Bu teşhis konulduğu zaman ailesini suçlayanlar, çektiği sıkıntıları dile getirenler ve sigaraya bağlayanlar çoğunlukta. Genellikle "ailem beni çok üzdü", "sigara içtim ondan oldu" gibi tepkiler alındığı belirtiliyor.
Son yıllarda tıbbın gelişmesi ile birlikte meme kanserinin erken teşhis edilmesi ve tedavisi mümkün. Özellikle erken teşhislerde tedavilerden çok daha iyi sonuçlar alınıyor. Aynı zamanda meme kanseri "tedavi edilebilir hastalıklar" kategorisine bile alındı. Son yıllarda görülme sıklığı artmış olsa da, uzmanlar buna inat bir şekilde tedavilerinde başarı oranını arttırıyor. Dikkat çektikleri nokta ise "güçlü bir moral"in son derece önemli olduğu. Psikolog ve uzmanlar bu konuda, hastanın bunu kabullenmesi için uzanacak dost elinin ve hastanın yaşam kalitesinin arttırılmasının büyük bir önem taşıdığını belirtiyor. Bu noktada da, meme kanseri hastalarına yardımcı olarak 5 önemli uyarıda bulunuyorlar. İşte bu 5 kritik uyarı:
Tedavi sürecinde yaşama daha çok tutunmak tedavinin en önemli noktasını oluşturuyor. "Hastayım" diyerek kendinizi hayattan soğutmak yerine hastalıktan kurtulacağınıza kesin gözüyle bakıp hayata her zaman olduğundan daha sıkı sarılmalısınız. Gündelik yaşantınızda nasıl mutluysanız öyle devam etmeniz öneriliyor.
Araştırmalar, meme kanserine yakalanan kadınların eskiden yaptıkları hataları fark ettikleri ve hayatlarını daha iyi bir şekilde yaşamaya yöneldiklerini gösteriyor. Hatta bazı hastaların bu dönemde eski yaşantılarına göre daha mutlu yaşadıkları biliniyor.
Bu süreçte spor yapmak, stres atmanıza yardımcı olacak aktivitelere katılmak da tedavi sürecini hızlandırıyor.
Meme kanseri teşhisi koyulduğunda en güçlü kadınların bile bir bunalım ve karamsarlık dönemine girdikleri, bu nedenle de depresyon yaşadıkları biliniyor. Eğer bu teşhis koyulmuşsa psikolojik destek almaktan hiçbir zaman kaçmayın. Kendinizi mutsuz, huzursuz hissediyorsanız, hemen bir psikolog kapısını çalın.
Gündelik hayatın stresinden ve teşhisin verdiği karamsarlıktan kurtulmak için kendinizi eğlendirecek hobiler edinerek düşüncelerinizi başka konulara yönlendirin.
Birçok kadının yaşam tarzını olumsuz yönde etkileyen meme kanseri, krize dönüşebiliyor ve tanıyı kabullenememe, inkar etme, öfke gibi duygusal tepkilere neden oluyor. Bu teşhis konulduğu zaman ailesini suçlayanlar, çektiği sıkıntıları dile getirenler ve sigaraya bağlayanlar çoğunlukta. Genellikle "ailem beni çok üzdü", "sigara içtim ondan oldu" gibi tepkiler alındığı belirtiliyor.
Son yıllarda tıbbın gelişmesi ile birlikte meme kanserinin erken teşhis edilmesi ve tedavisi mümkün. Özellikle erken teşhislerde tedavilerden çok daha iyi sonuçlar alınıyor. Aynı zamanda meme kanseri "tedavi edilebilir hastalıklar" kategorisine bile alındı. Son yıllarda görülme sıklığı artmış olsa da, uzmanlar buna inat bir şekilde tedavilerinde başarı oranını arttırıyor. Dikkat çektikleri nokta ise "güçlü bir moral"in son derece önemli olduğu. Psikolog ve uzmanlar bu konuda, hastanın bunu kabullenmesi için uzanacak dost elinin ve hastanın yaşam kalitesinin arttırılmasının büyük bir önem taşıdığını belirtiyor. Bu noktada da, meme kanseri hastalarına yardımcı olarak 5 önemli uyarıda bulunuyorlar. İşte bu 5 kritik uyarı:
İsteklerinize Kulak Verin!
Tedavi sürecinde yaşama daha çok tutunmak tedavinin en önemli noktasını oluşturuyor. "Hastayım" diyerek kendinizi hayattan soğutmak yerine hastalıktan kurtulacağınıza kesin gözüyle bakıp hayata her zaman olduğundan daha sıkı sarılmalısınız. Gündelik yaşantınızda nasıl mutluysanız öyle devam etmeniz öneriliyor.
Hatalarınızdan Uzaklaşın!
Araştırmalar, meme kanserine yakalanan kadınların eskiden yaptıkları hataları fark ettikleri ve hayatlarını daha iyi bir şekilde yaşamaya yöneldiklerini gösteriyor. Hatta bazı hastaların bu dönemde eski yaşantılarına göre daha mutlu yaşadıkları biliniyor.
Spor Yap, Stres At!
Bu süreçte spor yapmak, stres atmanıza yardımcı olacak aktivitelere katılmak da tedavi sürecini hızlandırıyor.
Psikolojik Destek Alın!
Meme kanseri teşhisi koyulduğunda en güçlü kadınların bile bir bunalım ve karamsarlık dönemine girdikleri, bu nedenle de depresyon yaşadıkları biliniyor. Eğer bu teşhis koyulmuşsa psikolojik destek almaktan hiçbir zaman kaçmayın. Kendinizi mutsuz, huzursuz hissediyorsanız, hemen bir psikolog kapısını çalın.
Hobi Edinin!
Gündelik hayatın stresinden ve teşhisin verdiği karamsarlıktan kurtulmak için kendinizi eğlendirecek hobiler edinerek düşüncelerinizi başka konulara yönlendirin.
13 Ekim 2014 Pazartesi
Kadınlığın Zor Olduğu Ülkeler
Dünya genelinde kadınların, erkeklere göre daha zor zamanlar geçirdiği kanıtlanmış bir gerçektir. Bazı toplumların gelenek ve görenekleri çerçevesinde kadınların hiç yeri yok diyebiliriz. Ama bazı ülkeler var ki, kadınların çekmediği sıkıntı yok! Hatta insan muamelesi görmeyen kadınların yaşadığı ülkeler bile var.
Sosyal toplum içerisinde hiçbir yer olmayan kadınlar var. Hatta kadınlara bazı ülkelerde yalnızca hizmet eden ve çocuk doğuran varlıklar olarak bakılıyor! Mümkünse ağzını hiç açmasın, erkeklere kölelik etsin diye yaşayan kadınların varlığını bilmek insanlık adına büyük bir ayıp. Sözü fazla uzatmadan bu ülkelerden ve kadınların gördüğü muameleden bahsetmek istiyorum:
Irak ve Kadınları
Iraklı bir kadın, pasaport almak isterse erkek bir yakınının izni olduğunu kanıtlayan bir belgeye ihtiyacı var. Ayrıca Irak parlamentosunda hiçbir kadın milletvekili yer almamaktadır.
Suudi Arabistan ve Kadınları
Suudi Arabistan'da kadın şoför görmeniz imkansız. Çünkü kadınların araba kullanması yasak. Tecavüz ve cinsel saldırı zina sayılmaktadır.
Suriye ve Kadınları
Kadınlar için yasal evlenme yaşı 17 olmasına karşın, ülkemizde bulunan Suriyeli mülteci kampında 12 yaşında bir kızın evlendirilmeye çalışıldığı bilinmektedir.
Yemen ve Kadınları
Yemen'de kızların yalnızca % 53'ü ilkokula gönderilmektedir. Kadınların ise 1000'de 2'si doğum sırasında ölmektedir.
Mısır ve Kadınları
Mısırlı kadınların % 99.3'ü cinsel tacize maruz kalıyor. %91'i kadın sünnetine maruz kalıyor. Politikada hiçbir yerleri yok.
Sudan ve Kadınları
Kızların yasal evlenme yaşı, 10'dur. Ortalama olarak her 30 kadından 1'i hamilelik sırasında hayatını kaybediyor. Kadınların 1000'de 7,3'ü de doğum sırasında hayatını kaybediyor.
Lübnan ve Kadınları
Lübnan yasalarına göre tecavüz eden kişi, tecavüze uğrayan kadınla evlenme hakkına sahip. Yasadışı kürtaj yapan kadın 7 yıl hapse mahkum ediliyor.
Filistin ve Kadınları
Kadınların okuma – yazma oranı % 92.6 iken, sadece %17'si istihdam ediliyor. Kadınlar için evlenme yaşı, Batı Şeria'da 15, Gazze Şeridi'nde 17'dir.
Somali ve Kadınları
İç savaştan aşırı etkilenen Somali'de 2012 yılında dünyanın doğum sırasında en yüksek kadın ölüm oranı yaşanmıştır. Bu oran % 1,2'dir. Hazırlanan bir rapora göre de; Somali'de kamplarda 1200 kadın tecavüze uğramış.
Cibuti ve Kadınları
Cinsel taciz ile ilgili herhangi bir yasa bulunmamaktadır. Kadınların % 93'ü kadın sünnetine maruz kalıyor.
Bahreyn ve Kadınları
Kadınların % 33'ü aile içi şiddete maruz kalıyor. Bir kadının tanıklığı, yarım erkek tanıklığına eşittir yani, 2 kadın 1 erkek değerinde.
Mauritius ve Kadınları
Kadınların sadece % 9'u doğum kontrolünden haberdar. 1 aylık bebekken % 69'u kadın sünnetine maruz kalıyor.
Birleşik Arap Emirlikleri ve Kadınları
Evlilik dışı çocuk yapmak tutuklanma sebebidir. Müslüman olmayan bir erkekle evlenmeleri de yasalara göre yasaktır.
Libya ve Kadınları
Nisan ayında Libya'daki sosyal işler bakanlığı, Libyalı kadınların yabancı erkeklerle evlenme talebini askıya almıştır. Ayrıca kadınların % 99'undan fazlası aile içi şiddete maruz kalıyor.
Fas ve Kadınları
Fas Ceza Kanunu'na göre kadınların kocalarını terk etmesi yasaktır. 15 – 49 yaş arası kadınların % 44'ü okuma yazma bilmiyor. Ülkedeki toplam evliliklerin % 10'unda 18 yaşından küçük kızlar evlenmiştir.
Tunus ve Kadınları
Tunus'daki kadınlar aynı işte çalıştığı erkeğe göre % 33 daha az maaş almaktadır. Doğum izni 30 gündür.
Katar ve Kadınları
Katar'da kadınların ehliyet alabilmesi için kocalarının izin verdiğine dair belgeleri olmalı. Her yıl yaklaşık olarak 100 bin göçmen kadın evlilik dışı doğum yaptığı için hapse giriyor.
Cezayir ve Kadınları
Cezayir Hukuku'nda eşe tecavüz cezası yoktur. 2012 yılının Ekim ayında cinsel saldırıdan birisi ceza almıştır. Bu tarihe kadar bu konuda kimse ceza almamıştır.
Ürdün ve Kadınları
Ürdünlü bir kadın, yabancı bir erkekle evlendiği zaman hem kocası hem de doğacak çocuğu Ürdün vatandaşı olamamaktadır. Ülkedeki gayrimenkullerin yalnızca % 17'si kadınlara aittir.
Kuveyt ve Kadınları
Cinsel şiddeti yasaklayan bir yasa bulunmamaktadır ve evlilik içi tecavüzü suç sayan bir yasa yoktur. Kadınların evlenme yaşı 15'tir, erkekler için 17'dir.
Umman ve Kadınları
Parlamentosunda sadece % 1,2 oranında kadın vardır. Yasalarına göre mirastan erkeklerin aldığının yarısı kadar alabiliyorlar. Bu ülkede erkek herhangi bir sebepten dolayı karısını boşayabiliyor ama bir kadının boşanma hakkına sahip olması için 8 sebep içerisinden birini sağlaması gerekiyor.
Sosyal toplum içerisinde hiçbir yer olmayan kadınlar var. Hatta kadınlara bazı ülkelerde yalnızca hizmet eden ve çocuk doğuran varlıklar olarak bakılıyor! Mümkünse ağzını hiç açmasın, erkeklere kölelik etsin diye yaşayan kadınların varlığını bilmek insanlık adına büyük bir ayıp. Sözü fazla uzatmadan bu ülkelerden ve kadınların gördüğü muameleden bahsetmek istiyorum:
Irak ve Kadınları
Iraklı bir kadın, pasaport almak isterse erkek bir yakınının izni olduğunu kanıtlayan bir belgeye ihtiyacı var. Ayrıca Irak parlamentosunda hiçbir kadın milletvekili yer almamaktadır.
Suudi Arabistan ve Kadınları
Suudi Arabistan'da kadın şoför görmeniz imkansız. Çünkü kadınların araba kullanması yasak. Tecavüz ve cinsel saldırı zina sayılmaktadır.
Suriye ve Kadınları
Kadınlar için yasal evlenme yaşı 17 olmasına karşın, ülkemizde bulunan Suriyeli mülteci kampında 12 yaşında bir kızın evlendirilmeye çalışıldığı bilinmektedir.
Yemen ve Kadınları
Yemen'de kızların yalnızca % 53'ü ilkokula gönderilmektedir. Kadınların ise 1000'de 2'si doğum sırasında ölmektedir.
Mısır ve Kadınları
Mısırlı kadınların % 99.3'ü cinsel tacize maruz kalıyor. %91'i kadın sünnetine maruz kalıyor. Politikada hiçbir yerleri yok.
Sudan ve Kadınları
Kızların yasal evlenme yaşı, 10'dur. Ortalama olarak her 30 kadından 1'i hamilelik sırasında hayatını kaybediyor. Kadınların 1000'de 7,3'ü de doğum sırasında hayatını kaybediyor.
Lübnan ve Kadınları
Lübnan yasalarına göre tecavüz eden kişi, tecavüze uğrayan kadınla evlenme hakkına sahip. Yasadışı kürtaj yapan kadın 7 yıl hapse mahkum ediliyor.
Filistin ve Kadınları
Kadınların okuma – yazma oranı % 92.6 iken, sadece %17'si istihdam ediliyor. Kadınlar için evlenme yaşı, Batı Şeria'da 15, Gazze Şeridi'nde 17'dir.
Somali ve Kadınları
İç savaştan aşırı etkilenen Somali'de 2012 yılında dünyanın doğum sırasında en yüksek kadın ölüm oranı yaşanmıştır. Bu oran % 1,2'dir. Hazırlanan bir rapora göre de; Somali'de kamplarda 1200 kadın tecavüze uğramış.
Cibuti ve Kadınları
Cinsel taciz ile ilgili herhangi bir yasa bulunmamaktadır. Kadınların % 93'ü kadın sünnetine maruz kalıyor.
Bahreyn ve Kadınları
Kadınların % 33'ü aile içi şiddete maruz kalıyor. Bir kadının tanıklığı, yarım erkek tanıklığına eşittir yani, 2 kadın 1 erkek değerinde.
Mauritius ve Kadınları
Kadınların sadece % 9'u doğum kontrolünden haberdar. 1 aylık bebekken % 69'u kadın sünnetine maruz kalıyor.
Birleşik Arap Emirlikleri ve Kadınları
Evlilik dışı çocuk yapmak tutuklanma sebebidir. Müslüman olmayan bir erkekle evlenmeleri de yasalara göre yasaktır.
Libya ve Kadınları
Nisan ayında Libya'daki sosyal işler bakanlığı, Libyalı kadınların yabancı erkeklerle evlenme talebini askıya almıştır. Ayrıca kadınların % 99'undan fazlası aile içi şiddete maruz kalıyor.
Fas ve Kadınları
Fas Ceza Kanunu'na göre kadınların kocalarını terk etmesi yasaktır. 15 – 49 yaş arası kadınların % 44'ü okuma yazma bilmiyor. Ülkedeki toplam evliliklerin % 10'unda 18 yaşından küçük kızlar evlenmiştir.
Tunus ve Kadınları
Tunus'daki kadınlar aynı işte çalıştığı erkeğe göre % 33 daha az maaş almaktadır. Doğum izni 30 gündür.
Katar ve Kadınları
Katar'da kadınların ehliyet alabilmesi için kocalarının izin verdiğine dair belgeleri olmalı. Her yıl yaklaşık olarak 100 bin göçmen kadın evlilik dışı doğum yaptığı için hapse giriyor.
Cezayir ve Kadınları
Cezayir Hukuku'nda eşe tecavüz cezası yoktur. 2012 yılının Ekim ayında cinsel saldırıdan birisi ceza almıştır. Bu tarihe kadar bu konuda kimse ceza almamıştır.
Ürdün ve Kadınları
Ürdünlü bir kadın, yabancı bir erkekle evlendiği zaman hem kocası hem de doğacak çocuğu Ürdün vatandaşı olamamaktadır. Ülkedeki gayrimenkullerin yalnızca % 17'si kadınlara aittir.
Kuveyt ve Kadınları
Cinsel şiddeti yasaklayan bir yasa bulunmamaktadır ve evlilik içi tecavüzü suç sayan bir yasa yoktur. Kadınların evlenme yaşı 15'tir, erkekler için 17'dir.
Umman ve Kadınları
Parlamentosunda sadece % 1,2 oranında kadın vardır. Yasalarına göre mirastan erkeklerin aldığının yarısı kadar alabiliyorlar. Bu ülkede erkek herhangi bir sebepten dolayı karısını boşayabiliyor ama bir kadının boşanma hakkına sahip olması için 8 sebep içerisinden birini sağlaması gerekiyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)